Diyabet Nedir?
Diyabet, vücudunuzun insülin hormonunu üretme veya yönetme şeklinde sorunlar yaşadığı bir hastalıktır. Tıbbi adı diyabetes mellitus olarak da bilinir. Normalde pankreasınız (midenizin arkasında bulunan bir organ), yediğiniz besinlerden gelen şeker (glikoz) ve yağların depolanmasına ve kullanılmasına yardımcı olmak için insülin salgılar.
Diyabet şu nedenlerden biriyle oluşur:
- Pankreasınız hiç insülin üretmez.
- Pankreasınız çok az insülin üretir.
- Vücudunuz insülini doğru şekilde kullanmaz (insülin direnci).
Diyabet, yaşam boyu süren bir hastalıktır. Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 38,4 milyon kişinin diyabeti vardır; bu kişilerin yaklaşık dörtte biri (8,7 milyon) diyabetli olduğunun farkında değildir. Ek olarak 97,6 milyon kişide ise prediyabet bulunur. Şu anda bilinen bir tedavisi (kür) yoktur. Diyabeti olan insanların sağlıklı kalmak için hastalıklarını yönetmeleri gerekir.

Diyabetiniz varsa, kan şekeri seviyenizi takip etmek önemlidir. Tip 1 diyabetli kişiler için sürekli glikoz ölçüm cihazı (CGM), ne kadar insüline ihtiyaç duyduklarını takip etmeye yardımcı olan bir araçtır.
İnsülin ve Diyabet
İnsülinin diyabette neden önemli olduğunu anlamak için, vücudunuzun yiyecekleri enerjiye nasıl dönüştürdüğünü anlamakta fayda vardır.
Vücudunuz milyonlarca hücreden oluşur. Enerji üretmek için bu hücrelerin, besinleri çok basit bir biçimde alması gerekir. Yediğiniz veya içtiğiniz şeylerin çoğu, “glikoz” adı verilen basit bir şekere dönüşür. Bu glikoz, kan dolaşımı yoluyla hücrelerinize taşınır ve günlük aktivitelerde kullanacağınız enerjinin bir kısmını sağlar.
Kanınızdaki glikoz miktarı, insülin hormonu tarafından düzenlenir. Pankreasınız her zaman az miktarda insülin salgılar. Kanınızdaki glikoz belirli bir seviyeye yükseldiğinde ise, pankreasınız daha fazla insülin salgılayarak glikozu hücrelerinize iter. Bu süreç, kan şekeri (glikoz) seviyenizin düşmesini sağlar.
Kan şekerinin çok fazla düşmesini (hipoglisemi) önlemek için vücudunuz size acıkma sinyalleri gönderir ve karaciğerinizde depolanmış olan bir miktar glikozu kana bırakır.
Diyabeti olan kişilerde insülin üretimi yoktur ya da vücut hücreleri insüline dirençlidir. Bu durum, kanda yüksek oranda şeker birikmesine (hiperglisemi) sebep olur. Diyabet, gece boyunca aç kaldıktan (yani en az 8 saat herhangi bir şey yemeden) sonra yapılan kan şekeri ölçümünde 126 mg/dL veya daha yüksek bir sonuç çıkmasıyla tanımlanır.
Diyabet Türleri
Tip 1 Diyabet
Tip 1 diyabet, pankreasta insülin üreten beta hücrelerinin bağışıklık sistemi tarafından yok edilmesi sonucu ortaya çıkar. Tip 1 diyabetli kişiler insülin üretemez ve kan şekerini kontrol etmek için insülin enjeksiyonlarına ihtiyaç duyarlar.
Belirtiler genellikle 20 yaş altındaki kişilerde başlasa da her yaşta görülebilir.
Tip 2 Diyabet
Tip 2 diyabeti olan kişiler insülin üretir ancak ya bu insülin yeterli değildir ya da vücut insüline karşı dirençlidir. Sonuç olarak yeterli glikoz hücrelere giremez ve kanda birikerek kan şekerinin yükselmesine neden olur.
Tip 2 diyabet, Amerika’da 36 milyondan fazla insanı etkileyen en yaygın diyabet türüdür. Körlük, uzuv kaybı (ampütasyon) ve diyalize gerek duyacak düzeyde kronik böbrek yetmezliği gibi diyabetle ilişkili komplikasyonların önde gelen nedenidir. Genellikle 40 yaş üstü ve fazla kilolu bireylerde görülse de kilolu olmayan kişilerde de görülebilir. Eskiden “erişkin başlangıçlı diyabet” olarak adlandırılırken, çocuklarda obezitenin artmasıyla birlikte bu yaş gruplarında da yaygınlaşmaya başlamıştır.
Bazı kişiler tip 2 diyabeti, kilo vererek, beslenmelerine dikkat ederek ve düzenli egzersiz yaparak yönetebilir. Diğerleri ise insülin enjeksiyonlarına veya vücudun insülini daha iyi kullanmasına yardımcı olan ilaçlara ihtiyaç duyabilir.
Prediyabet
ABD’de 97,6 milyon yetişkinin kan şekeri seviyesi, normalden yüksek ancak diyabet tanısı koymak için yeterince yüksek olmayacak aralıktadır. Bu duruma “prediyabet” denir. Genellikle belirti vermez, ancak tip 2 diyabetten önce neredeyse her zaman mevcuttur. Kalp hastalığı gibi bazı komplikasyonlar da prediyabet döneminde başlayabilir.
Prediyabet açısından risk altında olabileceğinizi düşünüyorsanız doktorunuzla konuşarak test yaptırın. Böylece tip 2 diyabeti önleme ve komplikasyon riskinizi azaltma şansınız olabilir.
Gebelik (Gestasyonel) Diyabet
Gebelik diyabeti, hamilelik sırasında ortaya çıkan hormonal değişikliklerin insülinin işlevini engellemesiyle meydana gelir. Tüm gebeliklerin yaklaşık %9’unda görülür.
25 yaşından büyükseniz, hamilelik öncesi fazla kiloluysanız, ailenizde diyabet öyküsü varsa veya Hispanik, Siyahi, Kızılderili (Amerikan Yerlisi) ya da Asyalı kökenliyseniz gebelik diyabeti riskiniz daha yüksektir.
Hamilelikte bu durumun varlığı mutlaka test edilir. Tedavi edilmezse, hem anne hem de bebek için komplikasyon riskini artırır. Doğumdan sonraki 6 hafta içinde kan şekeri düzeyleri çoğunlukla normale döner. Ancak, gebelik diyabeti geçirmiş olmak, ileride tip 2 diyabet gelişme riskini artırır.
Tip 3 Diyabet
Bazı araştırmacılar Alzheimer hastalığının beynin bir diyabet formu olduğunu ve “tip 3 diyabet” olarak adlandırılabileceğini öne sürmüştür. Alzheimer’lı kişilerde beyin dokusunda insülin direncine dair bulgular bulunur. Ancak bu henüz kanıtlanmış bir ilişki değildir ve çoğu doktor bu terimi kullanmamaktadır.
Diğer Diyabet Türleri
Daha az yaygın bazı diyabet formları da vardır:
- Monojenik Diyabet: Anne veya babadan (veya her ikisinden) mutasyona uğramış bir genin aktarılması sonucu ortaya çıkan çeşitli diyabet türlerini içerir. Bebeklerde görüldüğünde “Neonatal diyabetes mellitus”, daha büyük çocuk ve genç erişkinlerde “MODY (Maturity-Onset Diabetes of the Young)” adını alır.
- Tip 3c Diyabet: Pankreasın cerrahi olarak alınmasından ya da hastalık veya yaralanma sonucu hasar görmesinden sonra gelişebilir.
- Bazı ilaçlar (özellikle steroidler), kistik fibrozis veya nadir kalıtsal hastalıklar da diyabete yol açabilir.
Diyabet Belirtileri
Tip 1 diyabet belirtileri genellikle aniden başlar ve şiddetli olabilir. Şunları içerebilir:
- Artan susuzluk
- Artan açlık
- Ağız kuruluğu
- Normalden sık idrara çıkma
- Açıklanamayan kilo kaybı
- Yorgunluk, bitkinlik
- Bulanık görme
- Zor ve derin nefes alma
- Bilinç kaybı (nadir)
Tip 2 diyabette belirtiler, tip 1 diyabetle aynı olabileceği gibi, çoğu zaman ya hiç belirti vermeyebilir ya da çok yavaş gelişir. Diğer belirtiler şunlar olabilir:
- Yavaş iyileşen yaralar veya kesikler
- Kaşıntılı cilt (genellikle vajinal veya kasık bölgesinde)
- Cilt döküntüleri
- Maya (mantar) enfeksiyonları
- El ve ayaklarda uyuşma veya karıncalanma
- İktidarsızlık veya erektil disfonksiyon
Gebelik diyabetinde genellikle belirti görülmez. Eğer belirti varsa:
- Artan susuzluk
- Artan idrara çıkma
- Artan açlık
- Bulanık görme
Hamilelik zaten sık idrara çıkma ve iştah artışı yapabileceğinden, bu belirtiler her zaman gebelik diyabetini işaret etmeyebilir. Yine de hem kendi sağlığınız hem de bebeğinizin sağlığı için test yaptırmanız önemlidir.
Diyabet Testleri
Eğer diyabet semptomlarınız varsa veya yüksek risk altındaysanız, doktorunuz test yaptırmanızı önerebilir. ABD Önleyici Hizmetler Görev Gücü (USPSTF), 35-70 yaş arası ve fazla kilolu veya obezitesi olan kişilerin rutin tarama yaptırmasını önerir.
Diyabet, kanda bulunan glikoz miktarını ölçerek teşhis edilir. Genellikle tanı için iki farklı günde yüksek kan şekeri değeri ölçülmesi gerekir. Hastalığınız varsa, kan şekeri seviyenizi düzenli takip etmek önemlidir. Kullanılan çeşitli testler şunlardır:
A1c Testi (HbA1c, Glike Hemoglobin)
Son 2-3 aydaki ortalama kan şekeri seviyenizi ölçer. Sonuç %6,5 veya üzerinde ise diyabetiniz olduğu kabul edilir. Sonuç %5,7 ile %6,4 arasındaysa prediyabet anlamına gelir. Tedavi planınızın işe yarayıp yaramadığını anlamak için bu test düzenli aralıklarla tekrarlanır.
Açlık Kan Şekeri Testi
Bu testten önce en az 8 saat su dışında hiçbir şey tüketmemeniz gerekir. Kan şekeri değeri 126 mg/dL veya üzerindeyse diyabet tanısı konur. 100-125 mg/dL arası prediyabet olarak kabul edilir.
Rastgele Kan Şekeri Testi
Bu test, yemek yemiş olsanız da olmasanız da herhangi bir zamanda yapılabilir. Diyabet belirtileri gösteriyorsanız ve açlık testi için beklemenin riskli olduğu düşünülüyorsa uygulanır. Bu testte, 200 mg/dL ve üzeri yüksek kabul edilir.
Glikoz Tolerans Testi
2 saatlik bir süreyi kapsar ve öncesinde 8 saat aç kalmanız gerekir. Önce kanınız alınır, ardından çok tatlı bir sıvı içersiniz. 1. saatte ve 2. saatte kan değerleriniz tekrar ölçülür. 2. saatte 200 mg/dL üstündeyse diyabet tanısı konur. 140-199 mg/dL aralığı prediyabete işaret eder.
Gebelik diyabeti taraması için kullanılan daha kısa bir versiyonu da vardır. Eğer sonuç yüksek çıkarsa, daha kapsamlı teste geçilir.
Otoantikor Testi
Bu kan testi, kan şekeri düzeyinizi değil, tip 1 diyabeti işaret eden belirli bağışıklık sistemi proteinlerini (otoantikorlar) arar. Kan şekeriniz yüksek çıkarsa veya ebeveyniniz ya da kardeşiniz tip 1 diyabetliyse bu test yapılabilir.
İdrarda Keton Testi
Diyabetiniz varsa, zaman zaman idrarda keton testi yapmanız gerekebilir. Ketonlar, vücudunuzun enerji için glikoz yerine yağ kullandığını gösteren maddelerdir. İnsülin eksikliğinde ketonlar yükselebilir. İdrarda keton bulunması, acil tedavi gerektiren ketoasidoz adlı tehlikeli bir duruma işaret edebilir.
Test için, özel kâğıt şeritleri idrara batırırsınız. Şerit, keton miktarına göre renk değiştirir.
Diyabet Tedavisi
Diyabetin kesin bir tedavisi (kürü) yoktur ancak hastalık yönetilebilir ve kontrol altında tutulabilir. Diyabette yönetimin hedefleri şunlardır:
- Kan şekeri seviyenizi hedef aralıkta tutmak
- Sağlıklı kolesterol ve trigliserit seviyelerini korumak
- Kan basıncınızı kontrol altında tutmak (130/80 mmHg altında)
- Diyabete bağlı sağlık sorunlarını yavaşlatmak veya mümkünse önlemek
Tedavi, sahip olduğunuz diyabet türüne bağlı olarak değişir; genellikle ilaçlar, beslenme düzeni ve yaşam tarzı değişiklerinin bir kombinasyonunu içerir.
Kan şekeri seviyenizi takip etmek önemli bir adımdır. Tip 1 diyabet ve bazen tip 2 diyabeti olan kişiler, seviyelerin hedef aralıkta kalmasını sağlamak için günde birkaç kez ya da sürekli glikoz ölçüm cihazıyla kan şekerini kontrol etmek zorundadır. Prediyabet veya tip 2 diyabeti olan bazı kişiler ise yılda birkaç kez veya doktor randevularında kan şekeri ölçtürür.
Diyabet İlaçları
Günlük, haftalık veya günde birkaç kez olmak üzere farklı ilaç alma düzenleri olabilir.
- İnsülin: Tip 1 diyabetli ve bazı tip 2 diyabetli kişiler, hücrelerin glikozu soğurabilmesi için insülin enjeksiyonu kullanırlar. Bu ilaç, genellikle yemeklerden önce cilt altına enjekte edilir (iğne, enjektör veya özel kalemle). Sabit doz için insülin pompası da kullanılabilir. Gestasyonel diyabette de insülin güvenle kullanılabilir.
- Ağız Yoluyla Alınan İlaçlar (Oral Antidiyabetikler): Birçok tip 2 diyabetli, günde bir veya iki kez hap şeklinde ilaç alır; bazen birden fazla ilacın kombinasyonu tercih edilir.
- Metformin: Karaciğerin ürettiği glikoz miktarını düşürür ve vücudun insüline yanıtını iyileştirir.
- Sülfonilüreler: Pankreasınızın daha fazla insülin üretmesine yardımcı olur.
- SGLT2 İnhibitörleri: Böbreklerin kan dolaşımından glikozu atmasına yardım eder.
- DPP-4 İnhibitörleri: Doğal olarak üretilen ve insülin salınımını tetikleyen hormonların seviyesini artırır.
- Tiazolidindionlar (TZD): Vücudun insüline daha iyi yanıt vermesini sağlar.
- GLP-1 ve GLP-1/GIP Reseptör Agonistleri: Vücuttaki insülin salınımını artıran, mide boşalmasını yavaşlatan ve tokluk hissi veren doğal hormonları taklit ederler. Bazıları haftada bir, bazıları günde bir veya iki kez enjeksiyon şeklinde verilir. Bir tanesi ağız yoluyla alınabilir (semaglutide). FDA onaylı GLP-1 reseptör agonistleri arasında dulaglutide, exenatide, liraglutide, lixisenatide ve semaglutide bulunur. Tirzepatide ise çift etkili (GLP-1/GIP) reseptör agonistidir.
- Diğer İlaçlar: Doktorunuz, yüksek tansiyon veya yüksek kolesterol gibi diyabet komplikasyonlarını önlemeye yardımcı olmak için başka ilaçlar (örneğin düşük doz aspirin) da reçete edebilir.
Diyabette Beslenme
Ne yediğiniz ve ne zaman yediğiniz, kan şekerinizi kontrol etmede büyük rol oynar. Bazı yiyecekler (tatlılar, şekerli içecekler, beyaz ekmek vb.) hızlıca sindirilerek kan şekerinde ani yükselmelere yol açar. Öğün atlamak ise kan şekerinizin fazla düşmesine (hipoglisemi) neden olabilir.
Tip 1 diyabet için, beslenme ve insülin arasındaki dengeyi öğrenmek çok önemlidir. Yediğiniz karbonhidrat miktarına göre almanız gereken insülin dozunu ayarlamanız gerekebilir.
Tip 2 diyabet ve prediyabet için de sağlıklı beslenme, kan şekerinin yanı sıra kolesterol, tansiyon ve kiloyu kontrol etmenize yardımcı olur. Bu amaçla:
- Meyve ve nişastasız sebzeler
- Tam tahıllar
- Yağsız etler ve süt ürünleri
- Vitamin, mineral, kalsiyum, protein, lif ve sağlıklı yağ açısından zengin besinler
tüketmek önerilir. Sınırlamanız veya kaçınmanız gerekenler ise:
- Şekerli yiyecek ve içecekler
- Alkol
- Doymuş yağlar
- Aşırı tuz (sodyum)
- Rafine tahıllar (beyaz un vb.)
Diyabet ve Egzersiz
Fiziksel aktivite, vücudunuzun insülini daha verimli kullanmasına yardım ederek kan şekerini düşürür. Ayrıca tansiyon ve kolesterolü kontrol etmeye, kilonuzu yönetmeye destek olur.
Doktorlar, haftada en az 5 gün, günde 30 dakika orta şiddette egzersiz (tempolu yürüyüş, yüzme, dans vb.) ve haftada 2 gün kas güçlendirici egzersiz önerir. Sevdiğiniz bir aktiviteyi seçmeniz, devamlılığı sağlar. Başlamadan önce doktorunuza danışmayı unutmayın.
Tip 1 diyabetiniz varsa, egzersiz sırasında kan şekerinizin çok düşmemesi için insülin dozunuzu ayarlamanız veya daha fazla karbonhidrat almanız gerekebilir.
Diyabette Evde Uygulanabilecek Yöntemler
Diyabet yönetimi büyük oranda sizin sorumluluğunuzdadır. Kan şekerinizi kontrol altında tutmak ve komplikasyonları önlemek için şu adımları izleyin:
- Doktorunuzun önerdiği tedavi planına uyun.
- Düzenli doktor randevularına ve laboratuvar testlerine gidin.
- Kan şekeri ve tansiyonunuzu evde takip edin.
- Ayaklarınızı, diş etlerinizi ve gözlerinizi düzenli olarak kontrol edin (enfeksiyon, yara, görme problemleri için).
- Bağışıklık sisteminizi güçsüzleştirdiği için yüksek kan şekeri durumunda grip, RSV ve COVID-19 aşılarınızı yaptırın.
- Fazla kiloluysanız kilo verin.
- Sigarayı bırakın.
- Stres düzeyinizi düşürmeye çalışın.
- Hipoglisemi (düşük kan şekeri) durumlarına karşı acil eylem planınız olsun.
Unutmayın, evde her gün yaptıklarınız, birkaç ayda bir doktorunuzun muayenehanede yapabileceklerinden daha fazla etki gösterir.
Diyabeti Nasıl Önlerim?
Tip 1 diyabetin önlenmesi mümkün değildir. Ancak tip 2 diyabet riskinizi aşağıdaki yaşam tarzı değişiklikleriyle azaltabilirsiniz:
- Bol meyve, sebze ve tam tahıl içeren sağlıklı bir beslenme düzeni uygulayın.
- Şekerli, yüksek kalorili yiyecek ve içeceklerden kaçının.
- Aktif kalın. Haftada 5 gün, günde 30 dakika aerobik egzersiz yapmayı hedefleyin.
- Fazla kiloluysanız kilo verin.
- Yüksek risk altındaysanız kan şekeri testi yaptırın.
Doktorunuza metformin veya kilo kaybı ilaçları gibi seçeneklerin sizin için uygun olup olmadığını sorun.
Özet
Diyabet, vücudun insülin üretme veya kullanma biçiminde sorunlar yaşadığı, kanda çok fazla glikoz (şeker) birikmesine neden olan bir hastalıktır. Tip 2 diyabet en yaygın formdur ve riskinizi kilo vererek, aktif olarak ve sağlıklı bir beslenme düzeniyle azaltabilirsiniz. Doktorunuzla görüşerek kan şekeri testi yaptırmanız gerekip gerekmediğini öğrenin.
Diyabet Hakkında Sık Sorulan Sorular (SSS)
Soru: Diyabet geri döndürülebilir mi?
Yanıt: Tip 2 diyabete sahip bazı kişiler, kilo vererek ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek kan şekerlerini diyabet aralığının altına çekebilirler (remisyon). Ancak tip 2 diyabet her zaman yeniden ortaya çıkabilir. Tip 1 diyabet ise geri döndürülemez.
Soru: Tip 2 diyabetliyim ve insülin kullanıyorum. Ömür boyu devam mı edeceğim?
Yanıt: Her zaman değil. Bazı insanlar için insülin, kan şekerini hızlıca düşürmek için geçici bir tedavidir. Beslenme, egzersiz, kilo kaybı ve diğer ilaçlarla kan şekeri kontrol altına alınırsa, insülin kullanmayı bırakmak mümkün olabilir.
Soru: Şekerli içecekler diyabete yol açar mı?
Yanıt: Dolaylı olarak evet. 2019’da yayımlanan bir çalışmada, günde 4 ons (yaklaşık 120 ml) şekerli içecek (gazlı içecek veya meyve suyu dahil) tüketenlerde tip 2 diyabet gelişme riskinin arttığı gösterilmiştir. Şekerin her türlüsü, kan şekerini yükseltir. Uzun süre yüksek seyreden kan şekeri, vücudun insüline duyarlılığını azaltır.
Soru: Fazla şekeri vücuttan hızlıca nasıl atabilirim?
Yanıt: Hızlı etkili insülin almak, su içmek ve egzersiz yapmak kan şekerini çabucak düşürebilir. Ancak kan şekeriniz çok yüksekse ve ketoasidozdan şüpheleniyorsanız egzersiz tehlikeli olabilir. Bu nedenle idrarınızdaki keton seviyesini kontrol etmeli ve gerekirse acil tıbbi yardım almalısınız.
KAYNAKLAR:
- CDC: “National Diabetes Statistics Report,” “Testing for Diabetes and Prediabetes: A1C.”
- American Diabetes Association: “Recently Diagnosed,” “Statistics About Diabetes,” “Five Things to Know About Ketones,” “Insulin Routines,” “Oral & Injectable Medications for Type 2 Diabetes,” “Understanding Carbs.”
- U.S. Preventive Services Task Force: “Prediabetes and Type 2 Diabetes: Screening.”
- Mayo Clinic: “Diabetes,” “A1C test,” “Glucose tolerance test,” “Hyperglycemia in diabetes.”
- National Institute of Diabetes and Digestive and Kidney Diseases: “Diabetes Overview.”
- Diabetes UK: “Types of diabetes,” “Insulin and Type 2 Diabetes.”
- Journal of Diabetes Science and Technology: “Alzheimer’s Disease Is Type 3 Diabetes–Evidence Reviewed.”
- Alzheimer’s Research Association: “What you should know about Alzheimer’s and Type 3 diabetes?”
- Cleveland Clinic: “Diabetes,” “GLP-1 Agonists,” “Can Too Much Sugar Cause Diabetes?”
- Beth Israel Lahey Health Joslin Diabetes Center: “Can Type 2 Diabetes Be Reversed?”
- University of California San Francisco: “Type 2 Diabetes FAQs.”
- Diabetes Care: “Changes in Consumption of Sugary Beverages and Artificially Sweetened Beverages and Subsequent Risk of Type 2 Diabetes: Results From Three Large Prospective U.S. Cohorts of Women and Men.”